Yeni Aktüel Dergisi’nin 16-30 Eylül tarihli sayısı için bizden bir röportaj talep edildi. Bu röportaja verilen cevabın bir kısmı, söz konusu dergide yayınlandı. Ancak makul sebeplerle tamamı yayınlanamadığı için, konu tam olarak anlaşılamadı. Bu konunun medyamızda geniş bir şekilde tartışılması ve konunun tam olarak anlaşılması için röportajın tamamı aşağıda verilmiştir.

Türkiye ilginç bir süreç yaşamaktadır. Artık, güncel tarihi ve geleceğe yönelik stratejik planlamaları ve öngörüleri, strateji merkezlerinden değil de, Kurtlar Vadisi gibi televizyon dizilerinden öğrenmekteyiz. 2023’te bizi nasıl bir Türkiye, nasıl bir bölge ve nasıl bir küresel sistem beklemektedir. Bizim, tam da bu konuda, TÜRKSAM olarak bir çalışmamız bulunmaktadır ve yakında da yayınlanacaktır.

2023 yılında ABD, AB ve İsrail’in nasıl bir Türkiye bekledikleri kolaylıkla öngörülebilecek bir gelişmedir. İsrail, bölgede kendi etkisinde olacak bir Kürt devleti hayali kurmaktadır. Zira bu devlet ile İsrail; Suriye, Irak, İran ve Türkiye üzerinde yeterince baskı imkanları elde etmiş olacaktır. Başlangıçta Irak’ın kuzeyinde kurulacak bu devlet ile hatta Suriye, İran ve Türkiye’den toprak koparılması da planlanmaktadır. AB zaten uzun süreden beri Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerini, Türkiye için fazlalık olarak görmektedir. AB’ye göre “yüklerinden” kurtulmuş diğer bir ifadeyle ancak ufaltılmış bir Türkiye, AB’ye alınabilir. Dolayısıyla, AB ve İsrail’in çıkarları burada örtüşmektedir. ABD’ye gelince; ABD biraz duruma göre hareket etmeyi yeğlemektedir. Zira Suriye, Irak, İran ve Türkiye’den toprak koparmış bir “Kürt devleti” genel olarak ABD’nin politikaları ile örtüşmektedir. Ancak bölünmüş ve etnik olarak saflaştırılmış bir Türkiye’nin ABD’ye karşı tutumunda ciddi değişiklikler yapması ihtimali de ABD’yi kaygılandırmaktadır. Şimdiki gibi bölünmeyen ama sürekli bölünme endişesi taşıyan, sürekli kaşıyacak bir yaraya sahip olan Türkiye, şimdilik ABD için daha fazla tercih edilen bir Türkiye’dir. Diğer taraftan, ABD artık Ortadoğu’dan çıkmaktadır. ABD küresel liderliğini sürdürebilmek için yeni bir alan belirlemiştir. Burası, Çin’i çevreleyen Orta Asya-Güney Asya eksenidir. Bu bölgede etkin olabilmesi için, ABD’nin Türkiye’nin desteğine mutlak desteğine ihtiyacı vardır. Aynı şekilde, ABD’nin terk etmeye başladığı Ortadoğu’yu da, emin ellere teslim etmesi gerekir. Bu göreve de aday ülke, Türkiye’dir.

Kurtlar Vadisi bir dizi filimdir. Burada olaylar, figürler, roller elbetteki, abartılı olarak verilmektedir. Türkiye’nin rolünün de burada ciddi bir şekilde abartıldığı kanaatindeyim. Türkiye’nin içeride kendisiyle uğraşmaktan, dünya hakimiyeti kurmaya ne zaman vakit bulacak; merak ediyorum. Bütün dünyayı kapsayan bir Türk imparatorluğu, herkesin gönlünü okşar. Bundan herkes mutluluk duyar, ama bu tür bir gelişme ancak, şimdilik, filmlerde mümkündür. Gerçeklikle ilgisi yoktur. 2023 yılına şunun şurasında 13 sene kalmıştır. Türkiye’nin gidişatı ise bellidir. Mevcut yönetim anlayışı ile, değil dünya imparatorluğu, bölünmeden 2023’ü görecek bir Türkiye bile, başarı sayılabilir. Ancak, Polat Alemdar ve ekibi böyle bir misyonu gerçekleştirebilir, bu başarı ise ancak filmlerde olur… Polat Alemdar’ı ve ekibini filmden alıp hükümete alırlarsa ona da bir şey diyemem…

2023 yılında nasıl bir Türkiye görüyoruz.? Türkiye'nin 2023 yılına kadar birkaç farklı noktada etnik çatışma yaşaması ihtimali mevcuttur. Türkiye bu çatışmalar ile de bölünme sorunlarını önemli ölçüde aşacaktır. Yerel yönetimler açısından daha fazla yetkiler kullanan, ama otonomileşmiş bölgeler ve/veya federalleşmiş bir Türkiye öngörmüyorum. Bunun denemeleri muhakkak yapılacaktır. Ancak, başarı şansı kanaatimizce yüksek değildir. Ayrıca başkanlık sistemine geçmiş bir Türkiye de uzak bir ihtimal değildir. Dış politikasında ise AB’den (AB’nin kendisinin de geleceği şüphelidir) istediğini alamamış, hayal kırıklığı yaşamış, yüzünü sadece Ortadoğu’ya değil, aynı zamanda Kafkasya ve Orta Asya’ya dönmüş, Suriye, Irak ve İran’ı büyük ölçüde etkisi altına almış; Orta Asya – Güney Asya ekseninde Çin ile ciddi rekabet eden, bir Türkiye olacağını düşünüyorum. Bu çerçevede ortaya çıkan ciddi bir Çin tehdidine karşın, ABD-Rusya ve Japonya’nın desteğini almış bir Türkiye de, öngörüyorum. Bir dünya imparatorluğu hayali muhtemeldir ki, sadece Kurtlar Vadisi dizisinde kalacaktır. Ancak, Avrupa’dan uzaklaşmış, Karadeniz, Kafkasya, Güney Asya – Orta Asya ekseninde, ayrıca İran, Irak ve Suriye’de etkin bir Türkiye ortaya çıkacaktır.

Ortadoğu bölgesi giderek önemini yitirecektir. Bu bölge, küresel güçler açısından aktüelliğini kaybedecektir. ve daha fazla terörize olacaktır. Mısır ve Cezayir gibi ülkelerde radikal tehditler daha fazla gündeme gelecektir ve bu ülkelerin iç savaş yaşaması ihtimali yükselecektir. Bu ise, İsrail için daha fazla tehdit anlamına gelecektir. Elbette ki, birkaç yıl içerisinde, İsrail ve ABD’nin müdahale ettiği bölünmüş bir İran’ı da bekleyebiliriz.

İlgili habere aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.

http://www.haberaktuel.com/kurtlar-vadisi-fragmaninda-bolunen-turkiye-haberi-305109.html